Yeşil Sandıklar Şehrinde Güç, Sırlar ve Sessizlik: Üçüncü Adamın Gölgesindeki Masal
Yazının Giriş Tarihi: 08.08.2025 00:55
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.08.2025 00:56
Pandora’nın Kutusu Köşesi
3. Adam (ilk kaçan )
Yeşil Sandıklar Şehrinde anlatılan masallar, bazen gerçeklerden daha çok şey söyler. Bu kez sahnede, dört güçlü adamdan biri: “Yaşlı Adam”.
Kimi ona “Tepe Adam” der, kimi ise “Karar Makinesi”. Çünkü oturduğu koltuk, sıradan bir makam değil, yılların kirliliğini ve görkemini aynı anda taşıyan bir koltuk gibidir.
Ama bu masalda koltuğu sadece o yönetmez.
İkinci Eş ve Gölge Emirler
Zamanında başka biriyle evli olan yaşlı adam, yıllar içinde yeni bir eşle yeni bir dönem başlatır. Fakat bu eş, sadece hanımefendi değil; adeta görünmeyen bir yönetici gibidir. Resmi yetkisi yoktur ama sesi hep yüksektir. Kale koridorlarında yankılanan bazı emirlerin onun tonunda geldiği konuşulur.
Kale içinde kurallar artık sadece yaşlı adamın dudaklarından dökülür. Meclis, danışma, ortak akıl… Hepsi geride kalmıştır. Yerine “Ben dedim oldu” düzeni gelmiştir.
Bütçeler, İhaleler, Sessizlik
Kulelerde sıkça konuşulan iddialar arasında; bütçelerde kayıplar, ihalelerde tekrarlanan isimler ve belgelerdeki sisli ifadeler öne çıkar.
Yaşlı adam, üç başka adamla aynı sofrada ekmeği ve yetkiyi bölüşür. Denir ki; bu üçlü, halkın kaynaklarını “ustalıkla yönlendirir”. Sihirli ellerle değil belki ama büyüye yakın bir ustalıkla…
Ülkenin En Tepesinden Gelen Sessiz Bakış
Masalın kırılma noktası ise, ülkenin zirvesinde oturan ve adı nadiren anılan “en güçlü adam”ın devreye girmesiyle başlar. Bir bakışıyla şehir titreten, bir sözüyle dengeleri değiştiren bu adam, yaşlı liderin çevresinde dönen çarkı fark eder.
Yanındaki bir başka adamın da bu çarka dâhil olduğunu görünce yalnızca bir uyarı yapar:
“Bu oyunu sürdürme. Uyarımı dikkate al.”
Ancak yaşlı adam bu sessiz uyarıyı duymamış gibi yapar. Çünkü koltuklar tatlı, çıkarlar büyüktür. Lakin her masalın bir sonu, her tahammülün bir sınırı vardır.
En Açgözlü İlk Kaçan Olacak
Kulelerde konuşulan en çarpıcı söylenti ise şu:
“Yaşlı adamı ilk terk edecek olan, yanındaki en açgözlü adam olacak.”
Bu kişi, geçmişten bugüne her dönem bir kaleye sızmış, gücün rengine göre saf tutmuş bir isimdir. Masadaki yeri hep hazırdır. Sadakati, yalnızca çıkar çizgisine kadar sürer.
Masalların Gerçekle Sınandığı Yerdeyiz
Masal hâlâ sürüyor. Ama Yeşil Sandıklar Şehrinde herkes bilir ki:
“Halk geç uyanır ama unutmaz. Ve masallarda en sonunda her sis, yerini güneşe bırakır.”
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Pandoranın Kutusu
Yeşil Sandıklar Şehrinde Güç, Sırlar ve Sessizlik: Üçüncü Adamın Gölgesindeki Masal
Pandora’nın Kutusu Köşesi
3. Adam (ilk kaçan )
Yeşil Sandıklar Şehrinde anlatılan masallar, bazen gerçeklerden daha çok şey söyler. Bu kez sahnede, dört güçlü adamdan biri: “Yaşlı Adam”.
Kimi ona “Tepe Adam” der, kimi ise “Karar Makinesi”. Çünkü oturduğu koltuk, sıradan bir makam değil, yılların kirliliğini ve görkemini aynı anda taşıyan bir koltuk gibidir.
Ama bu masalda koltuğu sadece o yönetmez.
İkinci Eş ve Gölge Emirler
Zamanında başka biriyle evli olan yaşlı adam, yıllar içinde yeni bir eşle yeni bir dönem başlatır. Fakat bu eş, sadece hanımefendi değil; adeta görünmeyen bir yönetici gibidir. Resmi yetkisi yoktur ama sesi hep yüksektir. Kale koridorlarında yankılanan bazı emirlerin onun tonunda geldiği konuşulur.
Kale içinde kurallar artık sadece yaşlı adamın dudaklarından dökülür. Meclis, danışma, ortak akıl… Hepsi geride kalmıştır. Yerine “Ben dedim oldu” düzeni gelmiştir.
Bütçeler, İhaleler, Sessizlik
Kulelerde sıkça konuşulan iddialar arasında; bütçelerde kayıplar, ihalelerde tekrarlanan isimler ve belgelerdeki sisli ifadeler öne çıkar.
Yaşlı adam, üç başka adamla aynı sofrada ekmeği ve yetkiyi bölüşür. Denir ki; bu üçlü, halkın kaynaklarını “ustalıkla yönlendirir”. Sihirli ellerle değil belki ama büyüye yakın bir ustalıkla…
Ülkenin En Tepesinden Gelen Sessiz Bakış
Masalın kırılma noktası ise, ülkenin zirvesinde oturan ve adı nadiren anılan “en güçlü adam”ın devreye girmesiyle başlar. Bir bakışıyla şehir titreten, bir sözüyle dengeleri değiştiren bu adam, yaşlı liderin çevresinde dönen çarkı fark eder.
Yanındaki bir başka adamın da bu çarka dâhil olduğunu görünce yalnızca bir uyarı yapar:
“Bu oyunu sürdürme. Uyarımı dikkate al.”
Ancak yaşlı adam bu sessiz uyarıyı duymamış gibi yapar. Çünkü koltuklar tatlı, çıkarlar büyüktür. Lakin her masalın bir sonu, her tahammülün bir sınırı vardır.
En Açgözlü İlk Kaçan Olacak
Kulelerde konuşulan en çarpıcı söylenti ise şu:
“Yaşlı adamı ilk terk edecek olan, yanındaki en açgözlü adam olacak.”
Bu kişi, geçmişten bugüne her dönem bir kaleye sızmış, gücün rengine göre saf tutmuş bir isimdir. Masadaki yeri hep hazırdır. Sadakati, yalnızca çıkar çizgisine kadar sürer.
Masalların Gerçekle Sınandığı Yerdeyiz
Masal hâlâ sürüyor. Ama Yeşil Sandıklar Şehrinde herkes bilir ki:
“Halk geç uyanır ama unutmaz. Ve masallarda en sonunda her sis, yerini güneşe bırakır.”